23 Aralık 2014 Salı

7 yıl olmuş ...

20 Aralık 2008

Ne çok olmuş sana yazmaya başlayalı ... 
Sıkıldığım,kendimi üzgün hissettiğim,sinirlendiğim,mutlu olduğum her anımda yanımdaydın.
Ben sana yazmaya üşendiğim zamanlarda,  geriye döndüğümde sen hiç sitem etmedin.Yine kaldığım yerden devam etmeme izin verdin. 
En güzeli ne biliyor musun bunca sene sayende küçük dostluklar biriktirdim.
Eski yazılarımın altına yapılan yorumlara şimdi geri dönüp baktığımda gözlerimi dolduran bir sürü insan olmuş hayatımda ... Sayısı azalsa da hala bir yerlerde okunduğumu biliyor olmak mutluluk verici...

Uzun sözün kısası iyi ki varsın be blogcum... İyi ki de doğmuşsun ve ben buna sebep olmuşum...
Seviyorum seni ve senin bana getirdiğin tatlı insanları ...

Sevgiyle kal...
nehircce


Görsel: Sophia Mounir /Pinterest

8 Aralık 2014 Pazartesi

nehircce / instagram

Merhaba ,

Yeni yıl öncesi oldukça yoğun günler geçiriyorum. Hem iş hem ev yaşamım oldukça telaşlı geçiyor. Şükür ki sağlığımız yerinde bu telaşlar da olmazsa yaşam akıp gitmez değil mi.. 

Kısa paylaşımlarla da olsa bu süreci atlatıp eskisi gibi yazabilmeyi düşlerken, yeni açtığım instagram hesabımın da bilgisini vermek istedim, olur da takip etmek isterseniz nehircce  olarak bana ulaşabilirsiniz. 

İyi bakalım kendimize 

sevgiler
nehircce



30 Ekim 2014 Perşembe

Dün ve ben..


Dün izinli olmanın tadını,aşağıdaki fotoğraflardan belli olacağı üzere keyifle ve dinlenerek geçirmeye çalıştım.Biraz hasta olmamı ve sabahın 06:30 unda uyanmamı geçersek güzel bir gündü. Tatil günlerinde siz de benim gibi erkenden uyanıyor musunuz ? 



Marketlerin birinde gördüğüm latte 2'li kahve poşetini bir gün evde denerim diyerek almıştım, dün fırsat bulup kendim için hazırladım, tadı kesinlikle çok güzel , hazırlaması da oldukça kolaydı.


Bu da geçen yıl başladığım :) sadece soğuk kış günlerinde ördüğüm battaniyem , artık sonlara doğru emin adımlarla ilerliyorum.Hem örüyorum ,hem ısınıyorum onunla :) Benim ara verdiğim zamanlarda bizim bücür hemen alıp üstüne örtüyor,  biran önce bitmesi lazım artık...

İşte dünden kalanlar bunlar...

Tatil sonrası çalışmak biraz zor olsa da,umarım günümüz güzel geçer...

sevgiler
nehircee 

28 Ekim 2014 Salı

öylesine...


Yağmurlu havalarda insan neden hüzünlenir ki...



sevgiler
nehircce

24 Ekim 2014 Cuma

Ben bugün, bunları çok beğendim...

Merhaba,

Nasıl güzel bir oda değil mi , içinde bir sürü de mavi  var :)))


Altı çekmeceli yataklara bayılıyorum, mesela Ikea nın klasik modelini görmeyen yoktur herhalde, hem yatak odalarında hem de spor oturma odalarında kullanılabilen harika bir mobilya ...



Sevgiler
nehircce

Fot.Pinterest Panolarından alınmıştır.

22 Ekim 2014 Çarşamba

Ah Neriman... Geri gel Perran Kutman :(



Benim hayatımda çok değer verdiğim,emeklerini saygıyla taktir ettiğim,yaptığı her işi beğeniyle , merakla takip ettiğim bir kaç sanatçı vardır. İşte onlardan biri de Perran Kutman dır.

Yıllar önce Perihan Abla dizisi oynarken ben küçücük bir kız iken,büyük bir heyecanla beklerdim dizinin başlamasını... Hipnoz olmuş gibi de izlerdim, o zaman şimdiki gibi uzun soluklu değildi ya diziler neyse, bitmesin bitmesin diye dua ederdim.

Abartmıyorum öyle çok severdim ki, düzenli burun kanaması yaşayan ben (ansızın,nerede ,ne zaman olacağı belli olmayan kanamalar) anne ve babam başımda, yüzüme korkuyla bakarken, bir yandan burnumda tampon ve o zamanın yanlış bilinen doğrusu, kanamayı başımı yukarı doğru tutarak geçirmeye çalışırlarken, bendeniz  Perihan Abla'nın başladığını o harika müziğini duyduğumda anlar, çekilin başımdan ben Perihan Ablamı izleyeceğim deyip aniden kalkardım ayağa.. Belki de bu yanlış bilinen kanama durdurma yönteminden, bu yüzden hasar almadan kurtuldum :):)

Öyle severim yani kendisini, yıllarca bütün filmlerini,yaptığı dizileri özellikle Şehnaz Tango yu nasıl keyifle izledim bir çok seveni gibi... 

Son zamanlarda sayısız dizi çekiliyor, bizi iyice aptala çevirdi yapımcılar. İçlerinde beni izlerken gülümseten,içinde dram olmayan en fazla 2 tanesini izlemeye çalışıyorum vaktim olursa, hepsi bu. Ama Perran Kutman ın Ah Neriman dizi tanıtımları başladığında o 2 diziden de vazgeçip sadece onu izlemeye gönüllüydüm... Merakla bekledim,sabırla değişen yayın saatine, gününe vs.. kızmadım yine merakla bir sonraki bölümü bekledim. Bu hafta yayından kaldırıldığını öğrenince inanılmaz üzüldüm.. Ne kadar çabuk tüketiyoruz güzel şeyleri diye düşünüyor insan. Onca işe yaramaz vurdulu kırdılı, dramın dibine vuran dizileri marifetmiş gibi, sırf reklamın kralını alıyorlar diye tutan, kanallardan ve yapımcılardan nefret ettim. Ailece izlenebilecek,hem günlük yaşamla ilgili mesajlar verebilen ,sosyal içerikli kaç dizi var ki ... Bunca emeği hiçe sayıyor bu insanlar... 


Ayrıca bağışlayın ama; böyle dram dolu,silahlı kavgalı dövüşlü  dizileri ne olur izlemeyelim,insan yaşama sevincini yitiriyor bizi uyuşturuyorlar farkında olmadan... 

Geri dön Perihan Abla :) , geri dön Ah Neriman...

sevgiler
nehircce


21 Ekim 2014 Salı

33 ...

Yıllarrr önce, ben daha çok gençken :) biri bana 30 lu yaşlarda olduğunu söylediğinde,offf çok büyük, hatta yaşlıymış diye düşünürdüm :( Ne ayıpp...


Oysa hiç de öyle  değilmiş !! geriye dönüp baktığımda geçen yılların hesabını bile yapamıyorum.Nasıl geçmiş anlamamışım,bu iyi mi kötü mü bilmiyorum...Mesela, 33 yıla göre çok az şey yaşamışım stresi oldu bugün bende, daha görmediğim bilmediğim ne çok şey var ... 

Yalnız çok büyümüşüm yine de , evlenmişim,anne olmuşum, iyi ki kötü şükürler olsun yaşama gücümü korumuşum... Dedim ya çok büyümüşüm...

güle güle 32, hoş-geldin 33 güzel şeyler getir bana olur mu ? 

Sevgiler 

16 Ekim 2014 Perşembe

Huzurlu Köşeler...

Evimizi almadan önce ,eşimle hayal kurarken,illa kendime ait bir köşem olsun isterdim...
Şöyle ayaklarımı uzatabileceğim, elime kitabımı aldığımda sessizce, huzurla okuyabileceğim bir alan. Bir kitaplık ,bir berjer ama içinde mavi olan :)
Oldu da çok şükür, ama bir sorun bakalım ,bu 3 yılda o huzur köşene kaç kez otura bildin de ,kitabını okudun diye... 
Ahhh ahh bu koca şehir , şu yaşama telaşı,akıp giden zaman ... 
Emekliliğe kadar o berjer beni bekler mi bilmem; ama ben bu fotoğraflarda ki huzurlu köşelere bakıp oturamadığım köşemi hayal ediyorum bugün... 











Sevgiler 
nehircce


14 Ekim 2014 Salı

Bir Sonbahar günü...

Sakin huzurlu bir gün olsun istiyorum, öyle de olacak gibi...
Ofis sessiz, herkes işiyle meşgul ,arkadaşların çoğu dışarıda.
Hava kapalı, masa lambam açık,renkli kalemlerim etrafıma saçılmış,masam biraz dağınık...
Masa takvimimde Ekim ayı, dalından yeni düşmüş kocaman bir kuru yaprakla belirtilmiş. Biraz hüzün olmalı sonbaharda değil mi... 
Elimdeki iş biraz çetrefilli onu bitirip kocaman bir ohh çekmek  için sabırsızlanıyorum. Sonra bir fincan yeşil çay için ara vermek iyi gelecek bu bedene...


Size de huzurlu keyifli bir gün dilerim.
sevgiler
nehircce


Fot.Pinterest / Rosaline Fazel



26 Eylül 2014 Cuma

Her evde mavili bir detay olmalı mı ... olmalı ,olmalı :)))

Maviye olan düşkünlüğüm aşikar, evde ,işte illa mavili bir eşyam gözümün önünde olmalı.
Mümkünse giysilerimde de  mavi ve tonları... Şuan olduğu gibi, koyu mavi bir bluz ile bugün kendimi dünyanın en güzel kadını gibi hissediyorum mesela :))) 

Mavi ,sakin insanların tercih ettiği bir renk diye düşünüyorum , ya da sakinleşmeye ihtiyacı olanların diyelim. Bugün Pinterest  de farklı panoları gezerken fark ettim ki hep içinde mavi detaylar olan fotoları kaydetmeye başlamışım... Bu Pinterest benim ruhuma çok iyi geliyor bilesiniz, cıvıl cıvıl paylaşımlar  vs. mutlu ediyor insanı... 


Kırlentler ne kadar güzel değil mi özellikle mavi beyaz olanı ...



Tepsi içinde kitap,dergi sunumu da pek bir hoşmuş  :)  Dekorasyonu yakından takip edenler daha önce muhakkak görmüşlerdir de , ben yeni fark ettim doğrusu. Aile yadigarı ,ya da sevdiğiniz birinden hediye gelen ama kullanmaya kıyamadığınız dekorasyonunuza uygun bir tepsi böyle kullanılabilir belki...




Bu kasa detayı ne hoş olmuş, içini ağzına kadar dolu, kitap ya da mevsiminin taze çiçekleriyle hayal ettim de , pek bir sevdim... 

Haa bir de olmazsa olmaz bu ıkea kırlenti bir gün benim olacak biliyorum, her ıkea ya gittiğimde elime alıp aman ya bir kırlente 40 lira verilir mi deyip sepete geri koyuyorum :)))) valla cimri değilim,ama dikişe başladığımdan beri dikilebilecek her şey için bu yorumu yapmaya başladım çok fena... Ah bir de bu kumaşı bulabilsem ıkea ya rakip bile olabilirim :)))


Cumanız güzel,içiniz ferah olsun...

sevgiler
nehircce

5 Eylül 2014 Cuma

BJK pastası

Merhaba ,

Kısa bir süre önce oğlumun doğum günüydü , ama biz onun yazlıkta olması sebebiyle birlikte kutlama yapamamıştık. Bilenler bilir kendisi ve eşim koyu Beşiktaşlılar-dır. Oğlum için ilk kez şeker hamurundan pasta yapmaya karar verdim. İtiraf ediyorum bu kadar zor olabileceğini düşünmemiştim. Bu bir acemilik eseridir ;ancak BJK nın logosunu yapmak sandığınızdan daha zormuş :(( bunu test etmiş oldum. İlk pasta için zor bir seçim yapmışım.

Oğluma süpriz yapıp pastayı önüne getirdiğimizde o gözlerindeki ışıltı ,süprizin mutluluğunu görmek 2,5 saat ayakta kalan benim, bütün yorgunluğumu aldı da götürdü...

Ne dersiniz acemi işi ama fena görünmüyor değil mi :)))

Geçen zamana not : Bu pasta beyimizin 8.yaş günü pastasıdır. Üzerindeki kağıt logoları da özellikle 8 tane koydum ki unutulmasın :))) 

Şeker hamuru ve kağıt logoları  www.pastadizayn.com 'dan aldım.


sevgiler
nehircce


27 Ağustos 2014 Çarşamba

iç ses/hüzün/ayrılık öylesine.



Keyifsizim günlerdir, sebep çok...Yılların düzeltemediğini, sihirli değneğim olsa değiştiremeyeceğimi de az çok biliyorum artık… Bezginlik mi, yaz yorgunluğu mu tatil basması mı bilmiyorum ama yüreğimin daraldığı, nefesimi zor aldığım günler geçiyor. Geçecek biliyorum…

Bu ruh halindeyken , sevgili annem ve babam pazartesi günü kutsal topraklara gidiyorlar… Ailece heyecanlı, hazırlıklar sebebiyle biraz yorucu günler geçiriyoruz. Bir o kadar da duygusal anlar.. Daha uğurlamadan bu kadar duygulu, yaşlı gözlerle onları takip etmek hem gurur verici hem düşündürücü…

Babamın telefon rehberindeki tüm arkadaşlarını, aile dostlarını, akrabalarını tek tek arayıp helallik istediği bir gününde, yanında olup onun sesinin titrediği, gözlerinin dolduğu zaman zaman ağladığı,o anlara şahit olmak, boğazımdaki yumruyu büyüttü de büyüttü… 

Tabii oğlumdan ayrı geçen bu günlerinde,  durgunluğumda katkısı büyük ...

Sağlık olsun da bu günlerde geçecek biliyorum…

İçimden bir ses,  ''yaz rahatlarsın ''dedi, yazdım !

Görsel : Pinterest / Kindred Spirits

Sevgiler
Nehircce





21 Temmuz 2014 Pazartesi

Yeni bir heyecan...

Merhaba,
Son zamanlarda kendime yeni bir uğraş buldum.Dikiş makinemi epeydir elime alamıyordum.Aramız uzun süredir açıktı :) ben fırsat bulamadıkça, o da iyice gözden çıkarmıştı beni...
Ramazanda işten eve gelince iftara kadar hayli zaman kalıyor insana (tabii yemeğiniz varsa) bu zaman aralığını değerlendirmeliyim derken, ıkea dan aldığım kumaşları kullanmaya başladım... Önce ortaya bu lacivert beyaz çanta çıktı.Takmaya başladığım ilk gün,ofisteki arkadaşlarımdan  sipariş aldım :) Biraz beni gaza getirmek biraz da yazın kollarına renk katmak istediklerini söylediler :)) Çok iyi bizim kızlar , ben biliyorum ki benim bu zaman zaman kabaran hobilerimin kalıcı hala gelmesini istiyorlar...Teşvik ediyorlar ki hevesim kaçmasın :))



Henüz bu model üzerine yoğunlaşmış bulunuyorum... Bir de bu modelim plaj çantasını yaptım. O da çok beğenildi, hadi hayırlısı siparişler arttıkça benim dikişlerim de düzelecek ve belki ben bu işi daha çok seveceğim.



Benim hayatıma kattığım böyle yeni bir heyecanım var, daha az düşünüyor ve dikiş dikerken dinlendiğimi hissediyorum...

sevgiler
nehircce

14 Temmuz 2014 Pazartesi

Güneş Çavması ...biraz ben...

Bir ses vermeliyim diye düşündüm,
İnsan uzun süre yazamayınca nereden başlayacağını da bilemiyor :(
Malum Ramazan ayı sanırım birazda enerji kaybıyla pek hevesli  olamadım.
Aslında şükür gayet iyi bir ramazan geçiriyoruz,Allah dışarıda zor şartlarda çalışan insanların oruçlarına yardım etsin ... Sevgili babacığım için ayrıca dua ediyorum...

Oğlumun geçirdiği rahatsızlık,Amerika dan gelen kardeş, hayatımıza yeni katılan Poyraz Bey in heyecanı, derken günlerin nasıl geçtiğinin farkında bile olamadım. Oysa ne çok şey yaşandı...

Fırsat buldukça okuyorum, Güneş Çavması son zamanlarda okuduğum en güzel kitaplardan.
Tavsiye üzerine aldım, önce kitabın kalınlığından çok korktum yalan değil.Kalın kitaplara ön yargılıyım :( ama bu öyle değil ,zaman zaman hüzün, zaman zaman baya kahkaha var bu kitapta... Detay vermeyi sevmiyorum, kitap yorumlarında ama hani bazen  hepimize olur , kaçmak isteriz yaşadığınız şehirden, her şeyi bırakıp ... İşte bu kitap da  böyle bir kahramanın başından geçen olayları, sürükleyici bir şekilde anlatıyor... Okumalısınız...


Sevgiler
nehircce


14 Mayıs 2014 Çarşamba

Karanlık...

Geceden ağırdı bedenim, dua ederek yattım,her zaman ki gibi.
Bu sefer karanlıkta kalan o canlar içinde...
Sabah gözlerimi açar açmaz, televizyona koştum ve haberleri açtım.
Ekranın altındaki 200 'lü rakamı görünce donup kaldım.
Eşimin yanına gidip uyanması için seslendim ve ilk sözüm 201 oldu.
Günaydın diyememiştim...Gün hiç de aydınlık değildi...

Ülkemin başı sağ olsun ...
Ateş düşen o sayısız ocağı düşünüyorum da,
içim zifiri kararıyor ,kim bilir onlar nasıl bir karanlıktalar...

nehircce

29 Nisan 2014 Salı

Biz çocukken ,çocuklar öldürülmüyordu...

Biz çocukken diye başlayıp sayfalarca yazmak istiyorum.

80 'lerde çocuk olmak, sokakta oynarken korkmamak demekti...
80'lerde çocuk olmak, sabah kahvaltısıyla sokağa çıkıp sadece yemek ve su molaları için eve girmek demekti.
80 'lerde çocuk olmak, ekmek arası domates peynir,dilimlenmiş karpuz yemek demekti...
80'lerde çocuk olmak, akşam ezanıyla eve girmek demekti...
Kararan havada saklambaç oynamak gibisi var mıydı ?
80 'lerde çocuk olmak,yan mahallede hiç tanımadığın çocuklarla arkadaş olup,saatlerce top oynamak demekti.
80'lerde çocuk olmak, bilyeli arabalarla mahallenin en dik yokuşundan sevinç çığlıklarıyla kaymak demekti.

***
90 'larda büyüdü kardeşlerim, yine aynı  korkusuzlukla, aynı coşkuyla...

Şimdi ise en zoru ne biliyor musunuz 2000 'lerde anne olmak...

Lütfen,  devletimiz daha kararlı kesin adımlarla yeni kanunlarla , bu çocuk kaçırmalarına, tacizlere, çocuk ölümlerine bir dur desin ne olur !!!


nehircce...



22 Nisan 2014 Salı

Keşke Gerçek Olsa -Beyaz Gemi

Merhaba,

Kitap okumak,  canımın sıkkın olduğu anlarda,bana hep iyi gelmiştir.

Öyle susar, günlerce okurum...Kimse karışmasın kimse ses etmesin isterim.

Son okuduğum bu iki kitaptan sizlere kısaca bahsetmek istedim.


Marc Levy nin Keşke Gerçek Olsa kitabını sevgili Seyhan ın kitapları arasında görmüş ve uzun süre önce listeme eklemiştim. Yalnız almak için epey ertelemişim. Kesinlikle çok beğenerek okuyup kısa sürede bitirdim.(Zaten çok kalın bir kitap da değil )  Marc Levy ile ilk tanışmam; ama diğer kitaplarını da listeme aldım.  Bu kitapta anlatılan olaylar öyle içine alıyor ki sizi,bir ara kendimle konuşuyordum :) Sanki evde biri varmış gibi :) Bu kitap filme de çevrilmiş, henüz izlemedim ancak, ilk fırsatta filmi de görmek istiyorum ... Ben kitap tavsiyelerim de pek konuya girmem, yine öyle yapıp alın okuyun diyorum sadece :)

Yalnız kitaptan aklıma kazınan bir sözü, buraya da en çok oğlum için yazmak istiyorum :

Ölen bir anne,yanan bir kitaplıktır !  


Bu söz öyle etkiledi ki beni, kelimelerle anlatamam bende ki derinliği...

**
İkinci kitabım ise Cengiz Aytmatov Beyaz Gemi.


Yine gecikmiş bir yazar ve kitap... Kendime çok kızdım, onca vakit alıcı, edebi olmayan kitabı okuyorsun da neden Cengiz Aytmatov 'u bu kadar erteledin dedim :(  Hatta utandım...

Bu kitabı okuyun arkadaşlar, benim gibi şüphe ile yaklaşmayın ...
Kahraman bir çocuk aslında ; ama ben Mümin Dede'ye hayran oldum ..Hayatımda büyük izler bırakan birine, o kadar çok benzettim ki , kitaptaki küçük çocuk oldum çıktım.. Kitap bitince sanki her şey benim başımdan geçmiş gibiydi...

Bu kitapta alınıp okunmalı, kitaplığınızda önemli bir yere konmalı diyorum başka da bir şey demiyorum :)

sevgiyle 
nehircce

9 Nisan 2014 Çarşamba

İçimi dökmek olsaydı keşke bunun adı...


Zaman zaman kendimi öyle yalnız hissediyorum ki ...
Sanki iki laf edecek insan yok öyle yalnız, kimsesiz...
O zaman uzakları uzaktakileri daha çok özlüyorum...

neyse bu da geçer...
neler neler geçmedi ki...

nehircce

7 Nisan 2014 Pazartesi

Mandıra Filozofu ve bizim aldığımız mesaj :))


Biz bu filmi ailece merakla bekledik. Severiz doğal yaşamla ilgili filmleri hele de komediyse...

Yalnız bu film bir komedi filmi değil bence, öyle çok güldüğüm bir sahne hatırlamıyorum. Film başladıktan sonra acaba izlemesek de  olur muydu bile dedim. Fakat film ilerledikçe gülümserken düşünmeye de başladığımı fark ettim.

Ayrıca verdiği mesajlarla birlikte, çok iştah açıcı bir film :) doğal hayatla ilgili öyle güzel bir anlatımı var ki ,taze tere-yağında kızarmış yumurtalar ,köy peynirleri,dalından koparılan domatesler,salatalar  derken.... Eve geldiğimde çoktan gözüm dönmüş bir şekilde acele acele sofra hazırlarken buldum kendimi :))) Filmdeki bazlama ekmeklerden de yaptım... Oğlum ve eşimi sofraya çağırdığımda ikisi de gözleri dönmüş bir şekilde hemen daldılar sofraya :))) Onlar da filmin etkisindelerdi hala :) İştahla yedik ve daha uzun yıllar bu şehirde esir olarak çalışmaya devam etmemiz gerektiği kanısıyla kalktık sofradan...



Bu filmde belki Çok gülemeyeceksiniz;  ama çok düşünüp çokkk  acıkacaksınız buna hiç şüphem yok...

sevgiler
nehircce


2 Nisan 2014 Çarşamba

Yatak odaları vs.

Merhaba,
Ara sıra dekorasyon yazıları yazmayı seviyorum.
Bir dönem iç mimarlık üzerine de çalıştığım için ayrıca ilgimi çekiyor . Değişik kanallardan yeni fikirler almak hoşuma gidiyor. Mesleğimi yaparken sık sık fuarlara katılırdık.ofise yeni kataloglarla dönmek ,yeni projeler olduğunda açıp onlardan faydalanmak, uygun alanlara seçtiğin eşyaları ya da banyo wc detaylarını yerleştirmek inanılmaz keyifli gelirdi.. 

Şimdilerde sadece kendi evim için, ışık oluyor bana bu baktıklarım :) 

Bugün yatak odalarına takıldım,bu karyola başlıklarını çok sevdim,özellikle beyaz olanı :))

sevgiler 
nehircce










Not :Fot. pinterest kanalıyla farklı panolardan seçilmiştir. Teşekkürler :)

24 Mart 2014 Pazartesi

Bir Pazarda böyle geçti...


Pazar sabahı mis gibi ekmek kokusuyla erkenden uyandım...Oysa zamanlama ekmeğin henüz pişmediğini gösteriyordu . Eve yayılan ilk koku bile benim gözlerimi açmama yetmişti. Çok fena bu ekmek işi çokkk...

Bizimkiler akşamdan tembihlediler beni, '' sakın erkenden uyanıp, ses yapma bir pazar da erken kalkmayalım nolurrr '' ee peki...

Sessiz sessiz geçtim salona, aldım elime kitabımı daldım okumaya,sonra bizimkiler uyandılar ...Alışkınlardır normalde, kahvaltı sofrası hazır olur onlar uyandıklarında ama kitabıma öyle bir dalmışım ki zamanı fark etmemişim...

Gün böyle sakin başladı,yorucu devam etti ...Ben ev işlerine daldım ,eşim çiçeklerimizi bahara hazırladı. Yeni topraklarına ,yeni saksılarına aldı hepsini can sularını verdi ... Bücür ise ödevlerine daldı,arkadaşına gitti oyun oynadılar.

Akşam olduğunda herkeste tatlı bir yorgunluk vardı. Köşesine çekilen dinlenmek için kendince yollar seçti. Ben kitabımla mutlu oldum,eşim haberleri izleyerek, oğlum ise resim yarışması için hazırlıklarına devam ederek...

Gün geçti ,akşam oldu,akşam bitti gece...

Yine bir pazartesi günü, şükür o da sakin atlatıldı.

Yarına Allah büyük....

sevgiyle...
nehircce


21 Mart 2014 Cuma

Önce/Sonra kutu kaplama :))

Merhaba ,
Uzun süredir takılarımı,odamdaki ıvır zıvır küçük şeyleri derli toplu tutmak için bir kutu düşünüyordum.
Bu eski parfüm kutusunu atmamış,saklamıştım gayet sağlam bir kutu olduğu için..
Ikea dan aldığım kumaş, yastıklarımı yaptıktan sonra biraz  artmıştı değerlendirmek için güzel bir uyum olduğunu düşündüm.
Önce kutumuzun eski hali :)
ve gerekli malzemeleri görebilirsiniz bu fotoğrafta.
İşte bu da bitmiş hali, epey uğraştım itiraf edeyim, kolay görünse de silikon tabancasının beni yarı yolda bırakması epey sıkıntı verdi  :((
Sonra oğlumun kağıt yapıştırıcısıyla devam etmek zorunda kaldım ama sonuç hiç fena olmadı ne dersiniz :))
Sizin de elinizde bu tip kutular varsa, ister benim gibi takılarınız için, isterseniz dekorasyon amaçlı kitaplıklarınızda vs.. değerlendirebilirsiniz.
Sevgiyle,
iyi hafta sonları :)

18 Mart 2014 Salı

Bahar evleri...


Uzun süredir yazmak gelmiyordu içimden...
Malum yaşananlar...
Bugün güzel bir güne uyanınca, biraz ses vermek istedim.
Güzel bir bahar sabahı, hem de çok anlamlı bir gün 18 Mart...

****
Beğendiğim güzel detaylar var bu evlerde.
Belki sizde seversiniz.





Bu çalışma bölümü bir harika !!!





Güneş alan evleri çok severim,kendi evimde böyle çok şükür.

Sizlere de bol güneşli,neşeli bir gün dilerim.

sevgiler
nehircce